Uzayda kaybolan kozmonot Stas, meskene döndüğünde dünyayı kesinamen halk var olmakmından yoksergileme buluyor. Yıkılan bir dünyanın diğer tarafında onu Yulia ve Andrei bekliyor. Peki aşk için ne kadar ileri giderdiniz? Bize bu soruyu soran filim, kozmik bir dram ve aşk hikayesi olarak karşımıza çıkıyor. Çaresizce dünyaya geri dönen ve her şeyin farklı olduğunu gören Stas, var olmakmın izini sürerken kendi varlık bekleyen esrarensır bir maceranın içine sürükleniyor. İçinde bulunduğu durum, onu kendi varlık ve hayatı araştırmaya itiyor. Ancak Stas’ın yolculuğunun özünde, bu çorak dünyada hayatta kalmaktan daha önemli derecede bir güdü yatıyor: aşk. Yulia ve Andrei, onu bu yıkılan dünyanın diğer tarafında bekliyorlar. Onlara ulaşabilmek için göze alması gereken riskler, Stas’ın aşkının sınırlarını zorluyor. Bu, acımasız bir dünyada aşka dair bir serüvenden daha fazlası. Bu öykü, ne pahasına olursa olsergileme smeskendiklerimize nasıl ulaşabileceğimizin meskenrensel bir söyleımı. filim boyunca seyretmekyiciyi düşündüren önemli bir soru var; aşk için ne kadar ileri gidebiliriz? tespitta, filim bize aşkın gücünün ve inancının, en umutsuz durumlarda bile nasıl bir direnç kaynağı olabileceğini gösteriyor. Bu, aşka dair etkileyici bir yolculuk, araştırmalarla dolu dolu bir macera ve tespitta, umuda dair bir hikaye.