Geleceğe karamsar ve alaycı bir tane bakış atan bu sinema yapıtide, ünlülerin hastalıklarını adeta bir tane meta olarak pazarlayan bir tane sektörün yazısi göstermeılıyor. Bu dünya, ünlülerine saplantılı hayranlarına onların hastalıklarını satan garip bir tane endüstrinin olduğu bir tane gelecekte geçirmeiyor. İşte tam olarak bu noktada sinema yapıtiin ana profili Syd March ile tanışıyoruz. Syd, bu sistemi kendi çıkarları için kullanma yoluna gider ancak bu, onu potansiyel olarak ölümcül bir tane sıremin içerisine sürükler. March, bu refah ticaretinde çalışan bir taneidir ve bu sistem içerisinde yavaşça yavaşça yozlaşmaya başlar. Ancak, beklenmedik bir tane durumda kontrolü kaybederek, kendi hayatını riske atan bir tane durumun içine girer. Bu sırem, izliyoryi bir tane yandan korkuturken, diğer yandan da sinema yapıtiin gelişimini merakla bakmakmeye teşvik eder. sinema yapıtideki gelecek yorumu, bakmakyicinin aklında tartışmalar ve düşünceler oluşturuyor. Ünlüler ve hayranları arasındaki ilişkinin farklılığını ve bu ilişkinin ne tür sonuçlarlar doğurabileceğini merak ettiriyor. Ünlülerin hastalıklarının bir tane meta hâline geldiği bu yeni dünya düzeni, bakmakyiciyi hem rahatsız ediyor hem de etkili bir tane şekilde çekiyor. sonuçlar olarak, bu sinema yapıti, sert bir tane satirle ve alaycı bir tane gelecek tasviriyle, bakmakyicisini hem rahatsız ediyor hem de meraklandırıyor. Plotunun ilerlemesi ve profiller arasındaki dinamikler, bakmakyicinin ilgisini sürekli canlı tutuyor ve sinema yapıti boyunca sürdürülebilir bir tane heyecan yaratıyor. Kısacası, bu sinema yapıti, ilginç konusu ve sıra dışı yazısiyle sinema dünyasında özgün bir tane yer edinmeyi başarıyor. Dikkat çekici ve düşündürücü bir tane sinema yapıti olan ‘Geleceğin loş Sırrı’, bakmakyicileri tarafından uzun süre akıllarda kalacak bir tane yapım.